Osmanlı sultanlarının dokuzuncusu ve İslam halifelerinin yetmişdördüncüsü. Amasya’da doğdu küçük yaştan itibaren Kur’an-ı Kerim, tefsir, hadis, ve fıkıh dersleri yanında yüksek fen ilimlerini de öğrendi. Çok çevik ve zeki olup ok atmak, güreş tutmak ve kılıç kullanmak hususunda maharet sahibiydi. Arabi ve Farisi’yi mükemmel bir şekilde konuşurdu. Babası 2. Beyazid padişah olduktan sonra, askeri sevk ve idare ile devlet yöneticiliğini öğrenmek için Trabzon’a vali oldu.
22 Eylül 1520’de “Aslan Pençesi” denilen bir çıban yüzünden vefat etti. Kanuni Sultan Süleyman, Fatih Camii’inde babasının cenaze namazını kıldıktan sonra, onu Sultan selim Camii avlusundaki türbeye defnettirdi.